KOMintern 5.Olağan Genel Kurulu Deklarasyonu
KOMintern (Komünist Sendikal Inisiyatif – Enternasyonal) 5.Genel kurulu Alman devletiyle AKP-Rejimi/Türk devletinin işbirliği sonucunda 129 a/b yasası kapsamında tutuklanan ATİK faaliyetçileri, Komünist ve devrimcilerle dayanışma içerisinde olduğunu deklare eder.
2015 Nisan ayından beri, Türk devletinin istem ve çıkarları doğrultusunda (Almanya ve AB´de yasak olmayan) TKP/ML´ye dönük, hiç bir yasal ve hukuksal temel olmadan bir yargılama şekillendirilmeye çalışılıyor. Faşist Türk devletinin kurumu olan MİT`in mahkemeye sunduğu fezlekeler ve gazete kupürleri ile delil ve yargılama meşruiyeti yaratılmaya çalışılıyor. Üstelik somut da ise 10 tutsağa ilişkin suç unsuru oluşturacak bir yasal düzenleme yok.
Buna karşın ise yoldaşlarımız Banu Büyükavcı, Seyit Ali Uğur, Deniz Pektaş, Sami Solmaz, Müslüm Elma, Haydar Bern, Erhan Aktürk, Musa Demir, Mehmet Yeşilçalı ve Sinan Aydın ise tüm saldırılara ve baskılara karşın devrimci duruş ve ilkelerinden hiç bir ödün vermemektedirler.
Hatta bu iradeleri temelinde, son olarak 29 Mayıs gününde olduğu gibi Alman emperyalizmini ve onların işbirlikçilerinin köhnemiş mahkemelerini yargılamaktadırlar ve mahkemeleri sınıf savaşımının bu alandaki bir kürsüsü olarak ele almaktadırlar.
Davanın sürdüğü son iki yıl içerisinde son olarak Mehmet Yeşilçalı`nın sağlık sorunları gittikçe ağırlaşmış durumdadır. Bundan kaynaklı olarak da devrimci tutsakların avukatları tahliye talebi ve yargılamanın Mehmet Yeşilçalı için tutuksuz sürdürülmesi için dilekçelerini içeri sunmuşlardır. Ancak mahkeme senatosu bu talebi, mahkemeyle işbirliği yapmaması ve olumsuz davranış örneği gösterdiği gerekçesiyle red etmiştir.
Bir buçuk yıldır bu mahkeme salonunda hukuk keyfi tutumlarla yaşam bulmaktadır. “Hukuk ve Adalet“ tiyatrosu içte ve dışta emperyalist Alman devletinin politik iktidar çıkarları ekseninde saldırganlaşarak yoldaşlarımızı ve arkadaşlarımıza baskılar ve işbirliği dayatmaları uygulamaktadır! Dava hukuki bir dva değil politik bir davadır bu açıdan. Alman Adalet Bakanlığının savcı haline geldiği, mahkeme heyetinin “mecbur kılındığı” bir dava olarak kayıtlarda yerini almıştır.
Aynı mahkeme salonlarında gördük ki, Alman emperyalist devletinin sınıf adaleti, söz konusu olan devrimci ve komünistler olduğunda “Hukuk ve Hak“ kavramını her an işlevi değişecek bir alet olarak görmektedirler. Tüm bunlara cevabımız ise net olmalıdır. “Devrimci irademizi yıkamayacaksınız!“
Bizler KOMintern genel kurulu olarak 10 devrimci, komünist tutsakla dayanışma içerisinde olduğumuzu ifade ederken, dayanışma mesajlarımızı aynı zamanda KOMintern kurucu aktivistlerinden olan Musa Demir’e de gönderiyoruz.
Sınıf mücadelesini sürdürme iddiasıyla yola çıkmış komünist ve devrimci sendikacılar olarak bir kez daha belirtiyoruz; Dünya´da faşizme, emperyalizme ve her türden gericiliğe karşı mücadele mücadelemizdir. 10 devrimci tutsağın, sömürü ve barbarlığa karşı mücadelesi, bizlerinde mücadeleci-devrimci sendikal emek çalışmasında vazgeçilmez ve uzlaşmaz yanımız olacaktır. Yoldaşlarımızın enternasyonal duruşlarını selamlıyoruz ve biliyoruz ki enternasyonalist, tutarlı bir devrimci yönelimle mücadelemiz hedefine ulaşacaktır.
- Emperyalizme ve Kapitalizme Karşı Yaşasın Enternasyonal Direnişimiz!
- Devrimci Tutsaklar Yalnız Değildir!
- Mücadeleniz Mücadelemizdir!
- Yaşasın Enternasyonal Dayanışma!
- Yaşasın İşçi Sınıfının Enternasyonal Mücadele Birliği!
2017, 12 Haziran, KOMintern 5.Genel Kurulu