“Dersim dağları kucak açtığı Partizanlar’ın kan kızıl renkleriyle bir kez daha boyandı! TKP/ML Merkez Komite üyesi Erol Volkan İldem (Nubar) ve TKP/ML İleri Militanı ve TİKKO Birim Komutanı Fadime Çakıl (Rosa) yoldaşlar, tasfiyeciliğe barikat olarak Halk Savaşı’na kanları ve canlarıyla önderlik ve komutanlık ettiler!
Faşist diktatörlük, tüm savaş araçlarıyla Dersim dağlarını üç gün boyunca bombaladı. Amaçları, halk demokrasisi, sosyalizm ve yüce komünizm davasında savaş siperlerini güçlendiren gerillayı imha etmekti; BAŞARAMADILAR! Komünist önder Nubar ve öğrencisi Rosa yoldaşların bedenlerini tanınmayacak hale getiren faşist diktatörlük, “zafer” naraları atsa da ne Nubar’ın ve Rosa’nın ne de dağlarda düşmana boyun eğmeden mavzer çatanların sesini, silahını susturamadı, susturamayacak!
Çeşitli milliyetlerden göçmen gençler;
Dünya ölçeğinde emperyalist-kapitalist sistemin krizleri boyutlanırken, bu krizleri “aşmak” için yine fatura işçi-emekçi ve ezilenlere kesilmektedir. Emperyalizm ve yerli uşakları, bölgesel çapta dalaşlara girip halkları zulüm cenderesine alırken Avrupa, Latin Amerika, Asya, Ortadoğu ve dünyanın birçok yerinde çeşitli boyutlarda halk isyanları baş göstermektedir. Bu isyan ve başkaldırılar, örgütlü ya da proleter hareketler önderliğinde gelişmese de kitlelerin sistemden hoşnutsuzluğunu gösteren açık tavırlar olarak gözlemlenmelidir. Egemenler tarafından yakın geçmişin önemli bir argümanı olan “tek kutuplu dünya” propagandası, gelinen aşamada kitlelerin kendiliğinden ya da örgütlü herhangi bir birlikteliğinin anında dağıtılarak, büyümesini ve kitlelerin özellikle komünistler olmak üzere devrimci alternatife yönelmesini engelleme yolunda ilerletilmektedir. Komünistlerin bir süredir tespit ettiği ve cepheden mücadele verdiği “tasfiyecilik” olgusu da buradan beslenmekte ve kitlelere “alternatif” olarak sunulmaktadır. Oysa ki kitleler emperyalist-kapitalist sistem altında yaşamaya çalışmaktan, sömürülmekten, ezilmekten memnun değildir! Bu memnuniyetsizlik çeşitli şekillerde kendini açığa çıkarmakta, daha ileri düzeyde başta Hindistan’da Maoistler önderliğinde yürüyen Halk Savaşı olmak üzere dünyanın birçok bölgesinde örgütlü şekilde ilerlemektedir.
Ülkemizdeki durum ise genelden bağımsız değil, bilakis yarı-feodal, yarı-sömürge sosyo-ekonomik yapısından kaynaklı kitleler açısından adeta cehennem pozisyonundadır. Faşist diktatörlük, sürekliliği için birçok saldırı dalgası oluşturmakta, çeşitli toplumsal katmanlara pervasız ve alçakça yönelimler gerçekleştirmektedir. Adil yargılanma talebiyle avukatların ölüm orucunda ölümsüzleştiği, devrimci-demokrat kimliklerinden kaynaklı birçok kamu çalışanının KHK’larla işlerinden çıkarıldığı, taciz ve tecavüze uğrayan kadınların yaşam mücadelesi verdiği ve geleceği elinden çalınmak istenen gençliğin burjuva-feodal kültürle sindirilmeye çalışıldığı süreçten geçiyoruz.
Yoldaşlar;
Nubar ve Rosa yoldaşlar, ülkemizde bu ve benzeri saldırılarla çeşitli milliyetlerden Türkiye halkına zulmeden faşist diktatörlüğün yıkılması için Yeni Demokratik Devrim, sosyalizm ve yüce komünizm davasının neferleri olarak silah elde toprağa düştü! Nubar ve Rosa yoldaşlar, başta gerilla savaşı olmak üzere silahlı mücadelenin miadının dolduğu safsatalarına karşı Halk Savaşı’nı büyütmedeki ısrarlarıyla en büyük cevap oldular. Onlar her türden tasfiyeciliğe karşı düşman bilincini en üst düzeyde kavrayarak, silahlı mücadelenin güçlenmesi ve kitleleri savaştırmada tereddütsüz tavır takındılar. Komünist önder Erol Volkan İldem (Nubar) yoldaş, mücadele hayatına gençlik alanında başlamış, gençliğin önderi olmuş ve bu pozisyonunu Dersim’de savaşın önderi çıtasına yükselterek biz genç yoldaşlarına önemli bir miras bırakmıştır! Nubar yoldaşa söz olsun ki bu mirası sahiplenecek, büyütecek, o büyük gün geldiğinde gururla ve onurla haykıracağız: Şan olsun komünist önder Erol Volkan İldem (Nubar) yoldaşa! Şan olsun geleceğin yapı taşı Fadime Çakıl (Rosa) yoldaşa!
Yoldaşlarımızın kaybı ağır, içimiz buruk ama hıncımız derya gibi kabarmakta, yüreğimiz kabına sığmamakta! Sanmasınlar ki Sefagül yoldaşın yerini dolduran, savaşın önderi olan Nubar yoldaşın kaybı boşluk yaratacaktır. Hem ülkemiz toprakları hem de Proletarya Partisi’nin kökleri bereketlidir! Bu bereketlilik, her türlü teknolojik üstünlüğüne rağmen korkak düşmanın gerillayı bitirememesinin kanıtıdır! Bugün Nubar’ın ve Rosa’nın genç yoldaşları olan bizlere düşense onların adlarını her yerde yaşatmak, andlarını sınıf mücadelesinin engin denizinde kendimize şiar edinmektir!
Komünist Önder Erol Volkan İldem (Nubar) Yoldaş Ölümsüzdür!
Halk Savaşçısı Fadime Çakıl (Rosa) Yoldaş Ölümsüzdür!
Gerillalar Ölmez, Yaşasın Halk Savaşı!
Kahrolsun Faşizm, Emperyalizm ve Her Türden Gericilik!
Yaşasın Halk Savaşı!
Nubar Kararlılığı ve Rosa Tutkusuyla Örgütlenmeye, Mücadeleye!
Partizan Gençlik İnisiyatifi/Marksist Leninist Maoist (PGİ/MLM)”