İşsizliğe, Yoksulluğa ve Geleceksizliğe karşı
Antiemperyalist, Antifaşist mücadeleyi büyütelim!
Korona salgınının tetiklediği kriz Avusturya`da yeni bir işsizlik dalgasının oluşmasına ve kısa sürede on binlerce insanın işsiz kalmasını beraberinde getirdi. Yaşanan krize paralel onlarca Fabrika, Hotel, Restorant vs. iflas ettigini veya üretimi durudurduğunu belirterek onbinlerce işçiyi işten çıkardı, çıkarmaya devam etmektedir. Krizin etkileri derinleştikçe, sermayenin saldırganlığı da artıyor. Bu saldırganlık, kendisini, işçileri yığınlar halinde sokağa atmak ve derinleşen yoksulluk olarak ortaya koyarken; öte yandan ücretlerin düşürülmesi ve dondurulması, toplu sözleşmelerin askıya alınması, işçilerin kazanılmış haklarının gaspı, baskı politikalarıyla ve işten atma tehditleriyle sindirme politikaları olarak ortaya konulmaktadır.
Birçok şirket ve işletme Pandemiyi fırsata çevirerek işçi sınıfı ve emekçilere karşı saldırı ve hak gasplarını artırmaktadır. Kriz süreçleri dağınık ve örgütsüz olan sınıfın var olan durumunu daha’da kötüleştirmekte, tekellerin ve sermayenin insafsız saldırılarına maruz bırakmaktadır. Egemen sınıflar ve hükümetler tüm uygulama ve yasaları krizin yükünü işçi ve emekçilere ödetme üzerine şekillendirmektedir.
Tüm şirketler Korona sürecinde milyarlarca euro devlet yardımı almalarına, toplanan vergiler ve gelirler patronlara peşkeş çekilmesine rağmen çözümü işçilerin sokağa atılmasında buldu. Bugün Avusturya`da sadece AMS (Iş bulma kurumu) kayıtlarına göre 500 bin işsiz bulunduğu resmi olarak belirtilmektedir ve bu rakamlar gerçekleştirilecek yeni işten çıkarmalarla artacaktır. Krizle birlikte pandemi bahane edilerek toplu sözleşmeler askıya alınmış, işsizlik ödemelerinde kısıtlamalara gidilmiştir. Avusturya devleti “krizi önleme” adı altında batan tekelleri kurtarma paketleri hazırlayıp faturasını işçi sınıfı ve emekçilere kesiyor. Bunun anlamı emekçiler için daha çok çalışma, ekonomik ve sosyal hak gaspları, işsizlik, yoksulluk ve sefalet ücretleri demektir.
Diğer taraftan alınan bu önlemler topluma krizin içinden kısa sürede çıkılacağı, önlemler sayesinde krizin atlatılacağı, hepimizin aynı gemide olduğumuz şeklinde lanse edilip geniş emekçi yığınlar maniple edilmeye çalışılmaktadır. Oysaki durum hiçte böyle değildir. Egemenler karlarına kar katarken, işçiler cephesinde gelir dağılımında yaşanan düşüş yoksulluğu artırmakta, emekçi kitleleri sefalete sürüklemektedir. Kriz süreçleri egemen sınıfların saldırı ve baskı politikalarını artırdığı süreçler olmaktadır. Yaşanan krizle birlikte eğemenler cephesinden işsizlikle birlikte ağır ve sağlıksız iş koşulları dayatılmakta, esnek çalışma adı altında işgünü uzatılmakta, ücretler düşürülmekte, taşeron sistemi yaygınlaştırılarak adeta sınıf cendereye alınmaktadır. Pandemi süreci Avusturya egemenlerine ve sermaye sahiplerine bu saldırılarını yürütmenin fırsatını sunmaktadır. Bir yandan sokağa çıkma, eylem ve etkinlikler kısıtlanırken, üretim alanlarında sermayenin saldırılarına sonsuz imkanlar açılmaktadır.
İşçiler, Emekçiler; yaşanan tüm gelişmeler göstermektedir ki işçi sınıfı örgütlü olmadan var olan kazanımlarını koruyamaz, yeni kazanımlar elde edemez. Egemen sınıfların ve sermayenin kriz içerisinde olduğu bu süreçte, tüm kazanılmış haklarımıza yönelik saldırı ve hak gaspları artarak sürecektir. Yaşanan tüm bu saldırılara karşı bizler işçi ve emekçiler olarak üretimden gelen gücümüzü kullanarak cevap vermek durumundayız. Burjuvazi krizin faturasını işçi sınıfına keserken, işçi sınıfı da buna karşı refleks göstermek ve saldırıları püskürtmek için karşı koymalıdır. Özellikle işsiz olan yüz binlerce emekçinin yaşanabilir bir ücret talebi, yine bu temelde Avusturya`da işsizlik ücretinin asgari ücretin %80`nini oluşturacak şekilde yükseltilmesi için var olan işsizlik karşıtı Avusturya merkezi eylem birliği platformunun aktif destekçisi olarak, sürecin eylem ve çalışmalarına katılmayı örgütlemeliyiz. Egemenlerin pandemiyi bahane ederek sınıfa saldırılarına karşı üretimden gelen gücümüzü kullanarak şalterleri indirelim, sokakları zapt edelim. Haksızlıklara, saldırganlık politikalarına, egemenlerin sınıfı böl-parçala ve yönetme politikalarına yerli ve göçmen emekçiler olarak birleşelim, mücadele edelim.
Avusturya Türkiyeli İsçi ve Gençlik Federasyonu
Föderation der ArbeiterInnen und Jugendlichen aus der Türkei in Österreich
Fedarasyon Karkaren u Ciwanen ji Tirkiye li Austrie
atigf1986@gmail.com