Suriye’de ABD-İngiliz emperyalizminin planlaması ve Türkiye ve bir dizi bölge devletinin desteğiyle cihadist HTŞ merkezi otoriteyi ele geçirdi. Bölgede mezhepçi katliamlarıyla namlı Colani kravat takarak Ahmet El Şara kimliğine bürünerek dünya halklarına değişimin simgesi olarak sunuldu. Kürt, Alevi, Hristiyan ve farklı inançlara düşmanlıkla şekillenen HTŞ bir süre adeta kanatsız melek gibi bir arada yaşam ve ortak gelecek vaatlerinde bulundu. İktidara geldiğinden bugüne sinsice özellikle Suriye’de kırsal bölgelerde Alevilere, Şiilere ve Hristiyanlara yönelik bir dizi katliam girişiminde bulundu. Yaşanan baskı, işkence ve tutuklamalar her gün artan bir şekilde devam etti. Yaşanan itiraz ve protestolar zor ve baskı yoluyla sindirilmeye çalışıldı. Ancak 6 Mart günü Lazkiye’de HTŞ’ye bağlı çetelerin bir Alevi köyünü basması sonrası ortaya çıkan silahlı güçler bu çetelere baskın düzenledi.
Yaşanan baskılara, tehditlere karşı eşyanın tabiatına uygun bu karşı koyuş Lazkiye başta olmak üzere Tartus, Humus, Hama’da çatışmaları yoğunlaştırdı. Bunu bir fırsata çeviren HTŞ ve çeşitli çete grupları bu bölgelerde güvenliği sağlama adına Alevi düşmanlığını körükleyerek harekete geçtiler. 6-7 Mart’ta bu bölgelerde sivil ve silahsız halka yönelik yoğun bir katliam girişimi yaşanmaktadır. Adeta sokakta, köyde, caddede buldukları Alevilerden intikam operasyonuna süreç evrilmiştir. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), HTŞ bağlı güçlerin, Lazkiye ve Tartus’da yüzlerce Alevi’yi katlettiğini bildirmektedir. Faşist gerici cihadist çetelerin Alevi inancına düşmanlığı bilinmektedir. Sadece Alevilere değil farklı tüm inançlara ve uluslara düşmanlık içindedirler.
Bu barbar sürülerinin katliam için hazırlıklı oldukları görülmüştür. HTŞ yönetimi faşist Türk Devleti ve AKP hükümetinin desteğini arkasına alarak katliamları yürütmektedir. HTŞ’ye askeri lojistik, eğitim ve İHA’lar üzerinden görüntü sağlama başta olmak üzere her türlü olanak ve destek sunmaktadır. Türk devleti bu katliamın ortaklarındandır.
Katliamlara karşı mücadeleyi yükseltelim!
Suriye’de yaşanan saldırılar ve katliamların sorumluları başta Emperyalistler olmak üzere faşist Türk devletidir. Emperyalizmin Pazar paylaşımları sonucu Ortadoğu coğrafyasında yaşanan işgaller sonucu milyonlarca insan katledildi, topraklarından sürüldü. Bölgenin yeniden dizaynı çerçevesinde Ortadoğu adeta kan gölüne çevrildi. Savaşın, işgallerin ve yaşanan katliamların sorumluları emperyalist ülkeler ve işbirlikçi bölge devletleridir.
Emperyalizm işbirlikçisi HTŞ, selefi cihadist yapısı ve farklı inançlara düşman bir yapılanma olarak zaman kaybetmeden katliamlara başladı. Yaşanan katliamlara tüm devletler sessiz kalmakta adeta görmezden gelmektedir. Emperyalistlerin iki yüzlü demokrasi ve insan hakları söylemlerinin sahteliği yaşanan olaylarda bariz bir şekilde görülmektedir. Güçlü bir kamuoyu oluşturulmadıkça bu katliamlar artarak devam edecektir. Suriye’de yaşanan baskı ve katliamlara karşı tüm alanlarda mücadeleyi yükselmek ve kamuoyu oluşturmak tüm ilerici devrimci güçlerin görevidir.
AGEB olarak Suriye’de Alevilere karşı gerçekleştirilen katliamlara karşı tüm alanlarda kamuoyu oluşturma, eylemler örgütleme ve tavır almaya çağırıyoruz.
Yaşanan katliamlara sessiz kalmayalım, yerli ve göçmen kurumlarla ortak eylemler örgütlemek ve kamuoyunda bu katliamları teşhir etmek acil bir görev olarak karşımızda durmaktadır. Sessizlik daha fazla katliam demektir.
Suriye’de Yaşanan Alevi Katliamına Karşı Sokağa Çık, Harekete Geç!
Kahrolsun Emperyalizm, Faşizm ve Her türden Gericilik!
AGEB (Avrupa Göçmen Emekçiler Birliği)
9 Mart 2025