Hasan Gülünay 20 Temmuz 1992’de kayboldu ! “Failler belli kayıplar nerede”
TKP/ML davasıyla ilişkili olarak gözaltına alınıp, gözaltında işkenceli sorgusunda direnen devrimci Hasan Gülünay`ın devlet tarafından kaybedildiği açıktır.
Cumartesi Anneleri bu hafta İstanbul’da 25 yıl önce gözaltında kaybedilen Hasan Gülünay’ın akıbetini sordu, “Hasan’ın gözaltında olduğuna dair tanıklar varken, Hasan’ın akıbetine ne oldu” dedi.
İSTANBUL- Cumartesi Anneleri, Galatasaray Meydanı’ndaki 642. oturma eyleminde 1992 yılında gözaltında kaybedilen Hasan Gülünay‘ın akibeti sordu.
Gözaltında kaybedilenlerin fotoğraflarının taşındığı eylemde “Failler belli kayıplar nerede” pankartı açıldı. Hasan Gülünay’ın kızı Deniz Gülünay‘ın mektubunu okuyan gözaltında kaybedilen Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak, Gülünay’ın kızının babasının mücadelesini selamladığını söyledi. Ocak, “Düşünün ki sevdiğiniz insan aniden ortadan kayboluyor. Başvurduğunuz tüm resmi kurumlar size yardımcı olmuyor. Üstelik size uydurma bir kaç cümle ile kaybedilen kişiden umudunuzu kesmenizi, peşinden gitmemenizi tavsiye ediyor. Hatta öğreniyorsunuz ki devlette arıyormuş kaybedilen yakınınızı. Arama artık onu diyorlar size. Peki, o kayıp diye unutmaya mı çalışırsınız? Bir güven sorunu ve yitirilmiş adalet duygusuyla nasıl baş edeceksiniz?” diye konuştu.
DEVLET BANA 25 YIL BORÇLU
Bu saatten sonra adaletin yerini bulsa bile yeterli olmayacağını vurgulayan Ocak, sözlerine şu şekilde devam etti: “Babam geri gelmeyecek. Peki ya geçen 25 yılın hesabını nasıl soracağım. Devlet bana 25 yıl borçlu. Babasız geçirdiğim 25 yılın hesabını vermek zorunda. Kim sevdiğinin mezarını ziyaret etmek istemez ki. Bu duygudan mahrum bırakılan binlerce kayıp yakını var. Eğer devlet eli ile öldürülen yakınınızı yıllardır görmemişseniz her gün özleyip, onsuzken bile sevmeye devam etmişseniz eğer, bir babaya bir oğula sarılmış kadar mutlu olursunuz. Devletin en büyük utancı insanları bir kemik parçasına mahkum etmesi olmalı.”
DEVRİMCİLER HALKIN GÖZÜNDE YAŞIYOR
Gülünay ailesi adına konuşan Hasan Gülünay’ın kız kardeşinin eşi Zeki Eyi, “Hasan faşizm tarafından kaybedildi. O günden beri hem kardeşlik hem yoldaşlık duygusu ile Hasan’ı aradık. Hasan’ın kızı Deniz kaçırılmaya çalışıldı. Onlar bizim için şehit oldu, onlar hala bizi gözlüyor. Her türlü yardımcı olabilecek derneğe, kuruma gittik Hasan’ı bulabilmek için. Devrimciler halkın gözünde yaşayacaktır ama zalimler, işkenceciler yaşayamacaksınız” dedi.
Gülünay’ın gözaltına alındığına dair tanıkların beyanları okundu, ismi verilemeyen tanıdığın ifadesi şöyle aktarıldı: “Hasan, benden 3 gün önce gözaltına alındı. Göz bağımın altından diz kapaklarını gördüm, sesini duydum Hasan’ın. Biz Hasan’ı unutmayacağız hatta onu işkenceciler de unutamayacak. Hasan’ı anacağız, anmaya devam edeceğiz. Hiçbir işkenceci anılmıyor ama biz kayıplarımızı anıyoruz.”
‘İŞKENCECİLER ‘HASAN’I ÖLDÜRDÜK’ DEDİLER’
Hasan Bozkurt isimli tanığın anlatımları ise şu şekilde: “19 Temmuz 1992 tarihinde kurumumuza yapılan bir operasyonda arkadaşlarım ile birlikte gözaltına alındım. Bize gözaltında iken ‘Eko’ lakaplı Ekrem Yiğit ve Atom lakaplı katiller türlü işkenceler yaptılar. Hasan’ın gözaltında kaybedildiğine tanıklık eden biri olarak, Hasan’ı kaybeden sorumlular dönemin emniyet müdürü Mehmet Ağar, Nejdet Menzir ve Hüseyin Kocadağ olduğunu bir kez daha söylüyorum.
Gayrettepe Emniyet Müdürlüğü’nde işkencecilerin bana söyledikleri tek cümle şu idi ‘Biz Hasan Gülünay’ı öldürdük, sıra sende.’ Hasan yoldaş şahsında bütün gözaltında kaybedilen devrimcileri saygı ile selamlıyorum.”
GÜLÜNAY’IN GÖZALTINDA OLDUĞUNU KABUL ETMİŞLERDİ
Basın açıklamasını okuyan Gülay Bakışkan, “Eşine bir süredir polis tarafından takip edildiğini söyleyen Hasan Gülünay, 20 Temmuz 1992 günü Tarabya’daki evinden işyerine gitmek üzere çıktı bir daha geri dönemedi. Memleketlileri olan İstanbul Emniyet Müdür yardımcısı Hüseyin Kocadağ’a ulaşan aile ‘Hasan Gülünay sağ, içeride işkence yaraları iyileştikten sonra gözaltına alındığını açıklayacaklar’ cevabını aldı. Hasan Gülünay’ı İstanbul Emniyeti Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde sorguda görenler tanıklık yaptı. Ancak Devletin aileye cevabı: ‘İddialarınız gerçek dışı, başvurularınız ise emniyet teşkilatını karalamaya yönelik’ oldu.” şeklinde konuştu.
AKP BU SUÇUN DEVAMCISI
Gülünay ailesinin birçok devlet kurumuna ve insan hakları örgütüne başvuruda bulunduğunu aktaran Bakışkan, ailesinin yaptığı tüm başvuruların cevapsız kaldığını belirtti. 2012 yılında Gülünay soruşturmasının zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle kapatıldığını söyleyen Bakışkan, şunları da söyledi: “Hasan Gülünay dosyasındaki hakikatin ortaya çıkarılması uluslararası insan hakları hukukuna aykırı bir biçimde zamanaşımı uygulamasıyla engellendi. İç hukuktaki en üst merci olan Anayasa Mahkemesi bu kararı ile gözaltında kaybedilenler için iç hukukta adalete ulaşmanın mümkün olmadığını teyit etmiş oldu. Hasan Gülünay’ı kaybedenler ve kaybeden iklimi yaratanlar tarihe kara bir leke olarak geçecektir. 15 yıldır evrensel hukuktan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmeyen AKP iktidarı da tarihe bu suçun devamcısı olarak geçecektir.”