Sivas Katliamının 24. yılı dolayısıyla açıklama yapan Halkların Birleşik Devrim Harekatı (HBDH) “Yeni Madımakların yaşanmaması ve saldırıları boşa çıkarmak için direnişi büyütmeye, faşizme karşı birlik ve dayanışma içinde olmaya, demokratik-devrimci mücadeleyi her yerde örgütlemeye, geliştirmeye çağırıyoruz” dedi.
AHM- Halkların Birleşik Devrim Harekatı (HBDH), 2 Temmuz Sivas Katliamının 24. yılı dolayısıyla açıklama yaptı.
Türkiye tarihinin Madımak benzeri katliamlarla dolu olduğunu belirten HBDH, “TC faşist diktatörlüğü tekçilik esası üzerine kurulmuş ve o günden bu yana bu temel karakterini daha da katmerleştiren politikalar geliştirerek uygulamıştır. Devlet, bayrak, dil tekliğiyle yetinmeyen faşist diktatörlük, dinde de tekliği tüm topluma ve diğer inançlara dayata geldi. Tekke ve zaviyeler kanunuyla bunun yasal kılıfını da hazırladılar. Nasıl ki Türkçü milliyetçilikle asimilasyon ve soykırım topluma dayatıldı benzer şekilde sunni islama dayalı çarpıtılmış bir dincilikle toplumun tüm kesimleri kontrol altına alınmak, sisteme bağlanmak istenmiştir. Dayatmalara uymayan ve boyun eğmeyenlere karşı her türlü baskıyı, zoru ve hatta katliamı reva gördüler. TC tarihi bu katliamların örnekleriyle doludur” dedi.
HBDH, “Maraş’ta; Çorum’da direnen demokratik Alevi toplumu katliamdan geçirildi. 12 Eylul faşist darbesi Alevi toplumu üzerinde büyük bir devlet terörü uyguladı. 2 Temmuz Sivas katliamı da direnen, haksızlığa karşı teslim olmayan Alevi toplumuna karşı yapılmış bir katliamdır” diye belirtti.
HBDH, açıklamsının devamında şu ifadelere yer verdi: “Bu çerçevede başta Aleviler olmak üzere toplumun tüm kesimlerini katliamın yıldönümünde yeni Madımakların yaşanmaması ve saldırıları boşa çıkarmak için direnişi büyütmeye, faşizme karşı birlik ve dayanışma içinde olmaya, demokratik-devrimci mücadeleyi her yerde örgütlemeye, geliştirmeye çağırıyoruz.”
*Halkların Birleşik Devrim Harekatı (HBDH) adlı oluşumun mevcut bileşenleri şu şekildedir:
Devrimci Karargâh
Devrimci Komünarlar Partisi (DKP)
Maoist Komünist Partisi (MKP)
Marksist Leninist Komünist Parti (MLKP)
Marksist Leninist Silahlı Propaganda Birliği (MLSPB)
Kürdistan İşçi Partisi (PKK)
Türkiye İhtilalci Komünistler Birliği (TİKB)
Türkiye Komünist Emek Partisi/ Leninist (TKEP-L)
Ayrıca 12 Mart 2016 tarihinde Halkların Birleşik Devrim Hareketi adlı oluşumun kuruluşu ilan açıklamasında Avrupa’dan Proleter Devrimciler Koordinasyonu adlı oluşumun katılım gösterdiği ve Diriliş Hareketi adlı örgütün de toplantı süreçlerine katılarak birliğe katılmak üzere olumlu görüş beyan ettiği belirtilmiştir.
Oluşumun ilk aşamasında imzasıyla yer alan TKP/ML, 1 Ekim 2016’da yaptığı açıklama ile HBDH bileşeni olarak yer almayacağını kamuoyuna duyurmuştu; TKP/ML yaptığı açıklamada “Bu oluşumun çalışmalarında partimiz temsilcisi de sorumluluk gereği yer almıştır. Nihayetinde oluşumun program, işleyiş ve kuruluş deklarasyonuna partimiz adına imza atmıştır. Bu oluşumun örgütlenme sürecinde ve devamında konuyla ilgili, koşullardan kaynaklı partimiz bir bütün bilgilendirilememiş, süreç partimizin tam kumandasında ilerlememiştir….. “Partimiz HBDH içinde yer almayı, oluşumun programına imzacı olmayı belli başlı ilkelerine uygun bulmamış, Kongre kararlarıyla değişmesi gereken programatik görüşlerine aykırı bulmuştur. Bu eksende HBDH bileşeni olarak Partimiz TKP/ML’nin bundan sonra yer almayacağını başta siz dostlara ve tüm kamuoyuna ilan etmektedir….
HBDH’yi devrimci zeminde hareket etmesinden dolayı önemsediğimizi ve en yakın müttefikimiz olduğunu belirtmemiz gerekiyor. HBDH programına imza atmaksızın bu oluşumla tüm alanlarımızda en güçlü ve etkili biçimde ortak eylem birliği ve mücadele hattı kurmayı önemsiyoruz. HBDH içinde yer almamamız bizim bu oluşumla ilkelerimize ters olmadığı, siyasi çizgimizi zedelemediği sürece hareket etmemiz önünde engel değildir. Biz siz dostlarla faşist saldırılara, Kürt ulusunun demokratik-devrimci mücadelesine, ezilen diğer toplumsal kesimlerin yaşadığı sorunlara, Rojava Ulusal devrim süreciyle ilişkilenmede ortak hareket etmede kendimizi sınırlı hale getirmemeye özel önem ve itina göstereceğiz. Siyasi, askeri, demokratik temelde düşmana karşı ortak hareket edecek koşulları yaratarak yürümeyi önemli görüyoruz. Bu eksende tüm alanlarımız HBDH’yi en yakın müttefik ve eylem-pratik mücadeleyi birleştirecek güç olarak görecek, bu bağlamda ilişkileri istikrarlı ve sürekli hale getirmeyi amaçlayacaktır. Aynı çabanın sizler tarafından gösterilmesi durumunda eylem birliği eksenindeki bakış açımızın, düşmanı zayıflatacak, tabanımıza doğru sirayet ederek güç oluşturacak bir konumlanışı sağlayacağına inancımız tamdır. Tüm alanlarımızda birlikte mücadeleyi yükseltme, faşizmi geriletme, devrimci-demokratik alanları genişletme de sebatkar, kararlı ve başarılı bir sürecin oluşmasını umuyoruz.” denilmişti.