İHD, HDP’nin İstanbul’daki Vicdan ve Adalet Nöbeti’nde hükûmet tarafından yaşatılan hak ihlallerini raporlaştırdı.
HDP’nin halkla buluşmasının istenmediğine dikkat çekilen raporda, kamuoyuna tutum alma çağrısı yapıldı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, Halkların Demokratik Partisi (HDP) tarafından Kadıköy’deki Yoğurtçu Parkı’nda sürdürülen Vicdan ve Adalet Nöbeti’nin ilk gününde yaşanan hak ihlallerine ilişkin gözlem raporunu açıkladı.
Raporda CHP’nin yürüyüşü hatırlatılarak, “CHP’nin yürüyüşü güvenlik önlemleri altında ve on binlerce kişinin katılımı ile gerçekleşirken, Halkların Demokratik Partisi tarafından başlatılan nöbet, Diyarbakır’da yoğun engellemeler ve baskı altında ve sadece milletvekilleri ve parti yöneticilerinin katılımı ile gerçekleşmiş, ardından çalışma İstanbul’a taşınmış ve 1 Ağustos tarihi itibariyle bir hafta sürecek olan İstanbul/Kadıköy Yoğurtçu Parkı nöbeti başlatılmıştır” denildi.
Nöbet eylemini desteklediğini kaydeden İHD, “Aynı zamanda yaşanacak hak ihlallerini de takip ederek tespit ve gözlemlerimizi ihtiyaç duydukça üyelerimizle ve kamuoyuyla paylaşma kararı almış bulunmaktayız” dedi.
GÖZLEM VE TESPİTLER
Raporda yer alan gözlem ve tespitler şöyle:
“* Yoğurtçu Parkı’nın tamamen polis bariyerleriyle çevrili olarak polis kuşatması altında olduğu, parkın tüm giriş çıkışlarının kapatıldığı ve birkaç parti görevlisi dışında kimsenin parka giriş ve çıkışına izin verilmediği,
* Parkın bulunduğu cadde üzerinde; güvenlik şube, çevik kuvvet, özel tim ve terörle mücadeleden oldukça fazla sayıda güvenlik güçlerinin bulunduğu; ayrıca, caddenin başından itibaren nöbet alanına kadar kademeli olarak 5 ayrı bariyer kurulduğu, bu bariyerlerin TOMA ve akrep olarak tabir edilen polis araçlarıyla tahkim edildiği, ilk 3 bariyerde ateşli silahlar ve gaz silahlarıyla görevlendirilmiş özel birlikler görevlendirildiği gözlemlendi.
* Saat 12.00 civarında; cadde üzerinde toplanmış olan herkesin cadde başına çıkması için emir verildiği, parti görevlilerinin itirazı karşısında ‘gelen emir üzerine’ milletvekilleri dışında kimsenin parka girişine izin verilmeyeceğinin ifade edildiği,
* O sırada alana gelen HDP vekili Garo Paylan ve Sezai Temelli’nin emniyet amirleri ile yaptıkları müzakereler sonucu, ‘HDP yöneticilerinin de parti kimliklerini göstermek ve aranmak koşuluyla’ parka girebileceklerinin ifade edildiği tespit edildi.
* Saat 12.30 civarında kortej halinde yürüyen kalabalık bir kitlenin sloganlar eşliğinde parka çıkan yola yöneldiği, kitlenin zaman zaman polis tarafından durdurulduğu ancak görüşmeler sonrasında yürümeye devam ettikleri gözlemlendi.
* İlk bariyere gelindiğinde; sadece vekillerin ve parti yöneticilerinin geçişlerine izin verilirken, 2. ve 3. bariyerlerde ‘sadece vekillerin geçişi için emir aldıklarını’ söyleyen güvenlik güçleri ile vekiller arasında tartışmaların yaşanmaya başladığı, 2. ve 3. bariyerlerde görevli yetkililerin uzun süre ‘sadece vekiller ve basın girebilir’ biçiminde emir aldıklarını ifade ederek direttikleri görüldü.
* Saat 13.30 civarında uzun, yorucu ve gerilimli tartışmalar sonucu kısmen parti yöneticilerinin de toplantı yapılacak alana alınmaya başlandığı ancak parti yöneticisi ya da parti meclis üyesi olup da yanında parti kimliği olmayanların alana alınmadıkları ve bu konuda tartışmaların devam ettiği görüldü.
* Nöbet alanına girebilmek maksadı ile bekleyen parti görevlileri ve halka emniyet görevlileri tarafından sürekli değişik kararlar açıklandığı ve bu şekilde bekleyen kitlenin dağılmasına vesile olunduğu, örneğin sadece 10 dakika içinde; ‘hiç kimse alınmayacak’, ‘sadece parti kimliği olanlar girebilir’, ‘parti yöneticilerinin verdiği listede olanlar girecek’, ‘basın kartı olanları alacağız’, ‘ içeri girenler çıkmadan kimse alınmayacak’, ‘bariyer önünde beklemeyin uzaklaşın, içeri alacağımız zaman haber vereceğiz’ ifadelerinin kullanıldığı ve sonunda o sırada orada halen beklemekte olan az sayıda partili ve kurum temsilcisinin kimlik kontrolü ile ilk bariyerden geçişlerine izin verildiği görüldü.
* 4. ve 5. Bariyerlerde ise ayrı ayrı aramalar yapılarak, bariyerlerle yapılmış koridorlar şeklinde geçiş yollarından geçilerek etrafı yine bariyerlerle çevrilmiş yaklaşık 150-200 metrekarelik bir alana toplamda 80-90 kişinin girebilmiş olduğu gözlendi.
* HDP Milletvekili Filiz Kerestecioğlu’nun yaptığı açılış konuşmasından sonra söz alan HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay’ın yaptığı konuşma ile grup toplantısı gerçekleştirilip nöbet eyleminin başladığı gözlemlendi.
* Akşam saatlerine kadar parka çok az sayıda kişinin girişine izin verildiği, nöbeti ziyaret etmek isteyen halkın, hatta avukatların parka sokulmadığı,
* Parkın üst ve alt tarafında bulunan yolların da trafiğe ve geçişe kapatılarak emniyet güçlerinin kontrolüne bırakılmış olması nedeniyle nöbet eyleminin tamamen halktan izole edildiği gözlemlendi.”
‘HDP’NİN HALKLA BULUŞMASI İSTENMİYOR’
Raporun sonuç bölümünde ise şunlar kaydedildi:
“TBMM’de görev yapan ikinci büyük muhalefet partisinin milletvekillerinin ve eş genel başkanlarının tutuklu olması, Meclis çatısı altındaki faaliyetlerinin engellenmesi ve kriminalize edilmesi ile birlikte değerlendirildiğinde; 6 milyon seçmenin de engellendiği ve iradelerinin yok sayıldığını göstermektedir. İktidarın genel olarak muhalefete olan tahammülsüzlüğü, HDP şahsında daha da derin bir ayrımcılığı ve yok saymayı gözler önüne sermektedir. Nitekim CHP Ankara’dan İstanbul’a binlerin katılımı ile yürürken, HDP’nin bir parkta halkla buluşması bile engellenmektedir.
Vicdan ve Adalet Nöbeti bakımından gerek; park çevresindeki büyük bir alanın ve parka çıkan yolların zırhlı araçlarla tutulması ve çok fazla sayıda polisin bölgede görevlendirilmesi, gerek; halkın nöbet alanına sokulmaması hatta yaklaştırılmaması, gerek; parti üyelerinin ve yöneticilerinin bile nöbet alanına girişlerinde çıkarılan sorunlar hatta engellemeler, gerek; nöbet yerinin iç içe geçmiş bariyerlerle çemberler içine alınması ve parkın diğer alanlarından ve halktan tamamen izole bir alan oluşturulması;
a. Demokratik özgür siyaset yapma hakkının
b. Düşünce ve ifade özgürlüğünün
c. Gösteri ve toplantı yapma özgürlüğünün
d. Örgütlenme özgürlüğünün,
e. Ayrımcılık yasağının, açık ihlalidir.
‘KAMUOYU TUTUM ALMALI’
Kamuoyunu bu ihlaller karşısında tutum almaya çağırırken, hükümeti ve yetkilileri de acilen bu ihlalleri durdurmaya ve nöbet eyleminin ihlalsiz bir ortamda gerçekleştirilebilmesi için önlem almaya çağırıyoruz.”