İnnsbruck’ta Kadına Yönelik Şiddet etkinlikleri kapsamında ADKH ve MOR KIZIL KOLEKTİF tarafından Duyguların Vücudumuz ve hastalıklarımız üzerinde ki etkileri üzerine bir Seminer-sunum gerçekleşti. Kadın ağının içinde yer alan kurumların Kadına yönelik şiddet haftasında 16 günlük etkinlikler kapsamında biri olan ‘’Duygular Vücudumuz üzerinde ne yapar – Was machen die Emotionen mit unserem Körper’’ adlı Sunum katılanlar tarafından ilgiyle dinlendi.
İnnsbruck Tıp Fakültesi Kliniğinde araştırmacı Pd.Dr. Debora C.Coraça-Huber tarafından yapılan sunumda, bilimsel verilere dayanarak’’ Duyguların Vücudumuz da neler yaptığını ve hangi hastalıklara sebebiyet verdiğini, vücudumuz da ki organların duygularımız üzerindeki etkileri ve neler yapmamız gerektiği üzerin de önemli bir sunum gerçekleştirdi.
Beslenme üzerinde önemli bilgiler sunan Dr. Debora Huber, İnsan vücudunun sağlıklı olmasının en temel yapı taşının iyi beslenmeden geçtiğini vurguladı. Fakat günümüzde iyi sağlıklı beslenme koşularının azaldığını, buna rağmen en iyi şekilde beslenmemiz gerektiğini belirti. Ekolojik dengenin bozulması, doğanın tahrip edilmesi ve rant için Hormonlu ürünlerin üretimi ve hızlı üretimi insan sağlığının bozulmasının temel nedeni olarak vurguladı. Fakir ve gelir düzeyi düşük kesimlerin iyi sağlıklı beslenmeden mahrum bırakıldığı ve besinlere ulaşımlarının çok zor olduğınu belirti.
Vücudumuz da ki tüm organların birbirlerine bağlı olduğu ve her bir organın farklı fonksiyonlarının olduğu, herhangi bir organımızın fonksiyonunu yapmaması vücudumuz da çeşitli hastalıklara yol açtığını belirti. Anne karnında başlayarak edinilen her duygu ve yaşanılan anın yaşamımızın herhangi bir kesitinde vücudumuz üzerinde pozitif ya da negatif etkilerinin olduğunu vurguladı. İnsan yaşamının Tıp biliminde her şeyin birbirine bağlı geliştiğini vurguladı. Yaşamda edinilen her bir gelişmenin vücudumuzda farklı çelişki ve dinamiklerle yol aldığını vurguladı. İnsanın her şeyi kendi vücudunda araması gerektiğini, dışarda ki etkilerin kısmi sebepler olduğunu vurguladı.
İnsanın kendi iç çelişkilerine hakim olması bir çok hastalığı pozitif olarak değiştirebileceğini belirti.
Sağlık sistemine yönelik önemli eleştiri yapan Dr. Debora Huber, artık Kliniklerin, Hastahanelerin, Doktorların hastalarına birer müşteri gibi davrandıklarını ve maddiyatın öncelikli tutulduğu, Sağlık sisteminin kalitesinin düştüğü ve gerilediğini belirti. İnsanların sağlıklarının Ekonomi Politika ile doğrudan bir ilişkisi olduğunu belirti. Fakirlik sınırı içinde olan milyonlarca insanın sağlık hizmetlerini alamadıklarını tedavi olamadıklarını vurguladı. Tıp Fakültelerindeki eğitimin belli kalıpların dışına çıkmadığını vurguladı. Maddi olanakları iyi olanların hem eğitim hem de sağlık sisteminde yararlandıklarını belirti.
Sunum esnasında katılımcıların aktif olarak, anlatılanlara katılımları ve sorularla konuyu daha da somutlaştırmaları sunuma katkı yaptı. Soru ve cevaplar sonrası seminer son buldu. Bitim sonrası da katılımcılar Dr. Debora Huber ile özel sohbetler yaptılar.
Yaklaşık 3 saat süren etkinlik başarıyla sonlandırıldı.
AHM Tirol