Dün (8 Aralık) 2018 tarihinde dünyanın 150 şehrinde kapitalizmin doğa ve iklim değişikliklerine yol açan vahşi politikalarına karşı „UYAN“ eylemleri gerçekleştirilmiştir. Bu eylemlerden üç tanesi de isvicre’nin Bern, Cenevre ve Neuchatel şehirlerinde gerçekleştirilmiştir.

Onlarca sivil toplum örgütününün çağrısıyla isviçrenin başkenti Bern şehrinde „Klima-Alarm“ olarak adlandırılan doğayı ve iklimi koruma sloganıyla gerçekleştirilen eyleme yaklaşık 2 bin kişi katılmıştır.

Insanlar birlikde getirdikleri davullar, sirenler, tavalar ve musik enstrümanlarıyla tüm halka „Alarm“ sirenini andırma düşüncesinden yola çıkarak eylem boyunca seslerini duyurmaya çalışmışlardır. Bu aletlerin yani sıra doğa katliamına dikkat çeken ve vahşi kapitalist politikaları teşhir eden yaratici renkli pankartlar eyleme görsel ve nitelik olarak renk katmislardir.
ylem alanı olarak Bern Helvetiaplatz’da „sadece“ bir miting yapılmak için yetkili kurumlardan izin alınmasına rağmen, yapılan konuşmaların ardından yüzlerce kişi hep birlikde Bern ulusal parlementosunun önüne kadar yürümek için inisiyaitifi eline alarak „izinsiz“ olmasına rağmen yürüyüşe geçmişlerdir.
Yürüyüş güzergâhında bulunan ve araç trafiğinin yoğun olduğu merkezi köprülerden bir tanesini yaklaşık 20 dakika boyunca bloke eden yüzlerce kişi buradan kendi belirledikleri yürüyüş güzergahı boyunca coşkulu ve kararli bir şekilde parlementoya doğru yürüyüşlerine devam etmişlerdir.
Parlemento önüne gelindiğinde burada yaklaşık 1 saat boyunca görülmeye değer cesitli yaratıcı eylem biçimleri kitleyi costurmustur. Özellikle doğa olmadan insan yaşamının sürüdürülemeyeceginin vurgusunun yapıldığı anda yüzlerce kişi aynı anda „ölü“ takliti yaparak 5 dakika boyunca parlemento önünde hareketsiz yatmislardir.
Alanda yapılan konuşmaların ve müzikal eylemligin ardından söz alan İsviçre Türkiyeli İşçiler Federasyonu – İTİF temsilcisi aynı alanda yarım saat sonra „sınır dışı etmeler çözüm degildir“ sloganı adı altında yapılacak olan ilticacilarla dayanışma yürüyüsene katılma çağrısı yapılmısdir. Alkışlarla karşılanan bu çağrının bir de öteki yüzü vardı. Bu eylem esnasında üzücü olarak gözlemlenen olaylardan bir tanesi yapılan çağrıya rağmen, doğa katliamına karşı duyarlı olan yüzlerce insandan sayıları çok çok az olan bir kesim dışında herkes „kendi yoluna“ gitme mantığıyla dagilmistir. Bu „sol“un çıkmaz sokaklarından ve sorunlu noktalarından bir tanesi olarak görülmeli. Ne ilticacilarla dayanışma eylemini organize eden ve o eyleme katılan kitle kapitalizmin vahşi politikalarıyla katlettiği ve katletmeye devam ettiği doğa ve iklimi koruma eylemine katılma cesareti gösterebilmislerdir ne de doğa eylemindeki duyarlı kesimler o eylemden yarım saat sonra aynı alanda gerçekleşecek olan ilticacilarla dayanışma eylemine katılma cüreti gösterebilmislerdir. Sol’un dünya genelinde bu ve benzeri ayrışmaların ya da ortaklaşamamanın önüne geçebilmek için ayrıştırıcı değil birleştirici, yıkıcı değil yapıcı birlikteliklerin yollarını mutlaka ama mutlaka zorlamasi gerekiyor.