Stuttgart’ta Pontos Soykırımının yıldönümü dolayısıyla, Pontoslu araştırmacı yazar Tamer Çilingir, gazeteci Türkan Balaban ve SYKP kurucu eşbaşkanı Tuncay Yılmaz’ın konuşmacı olduğu bir panel gerçekleştirildi.
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Stuttgart örgütü tarafından, ADHF’ye bağlı Stuttgart/Ludwigsburg Yüz Çicek Açsın Kültür Merkezi’nde gerçekleşen panelde Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti döneminde Pontos Rumlarına yönelik soykırım, asimilisyon, tehcir ve mübadele politikaları konuşuldu.
Panelde ilk konuşmayı yapan SYKP eski Eşbaşkanı Yılmaz, bir gün önce Stuttgart’ta gerçekleşen anma yürüyüşünü de işaret ederek, Türkiye Sosyalist Hareketi’nin Rum soykırımını ancak 100 yıl sonra tartışıyor, konuşuyor oluşunun büyük bir eksiklik olduğunu belirtti. Partisinin kuruluş çalışmalarında soykırımlarla yüzleşme meselesini aynı zamanda bir özeleştiri konusu olarak ele aldığını vurgulayarak, Türkiye coğrafyasında Kemalizm’den net bir kopuş yaşanmadan, bu noktada soykırımlarla yüzleşmeden sosyalizmin yeninden umut haline getirilemeyeceğini vurguladı.
Partisinin Karadeniz çalışmalarında doğrudan ya da dolaylı olarak toplumun Rum soykırımıyla yüzleşmemiş olmasının sonuçlarıyla yüz yüze kaldığını belirten yılmaz, Karadeniz’deki milliyetçi, muhafazakar dalganın da aynı zamanda bu soykırım gerçekliğinden beslendiğine işaret etti. HDK-HDP’nin Karadeniz’deki çalışmalarını da üstlenen SYKP’ye yönelik saldırıların aslında derin devletin savunma refleksleri olduğunu söyledi.
Doktor Hikmet Kıvılcımlı ve İbrahim Kaypakkaya’nın Kemalizmle hesaplaşma konusunda önemli tespit ve yol açıcıklarının olduğuna işaret eden Yılmaz, ancak bunlarla yetinmenin, bu tespitlerin arkasına sığınmanın solun tamamını bu konuda yüzleşmekten muaf tutamayacağını vurgulayarak partisi de dahil tüm sol siyasi yapıları soykırım meslesine daha fazla önem vermeleri çağrısında bulundu.
Pontos Gerçeği
“Pontos Gerçeği” kitabının yazarı Tamer Çilingir ise Osmanlı’dan günümüze özelde Pontos, genelde tüm Rumlara yönelik soykırım politikalarını anlattı.
Osmanlı döneminde “Ya diliniz, ya dininiz” dayatmasıyla başlayan dayatmaların 3000 yıllık Pontos kültürüne büyük darbe vurduğunu aktaran Çilingir, öldürücü darbenin ise asıl olarak Mustafa Kemal ve kadroları tarafından 19 Mayıs 1919’dan sonra vurulduğunu belirtti.
19 Mayıs 1919’un Pontos’ta yaşayan 1 milyonun üzerindeki Rum açısından soykırım ilanı anlamına geldiğini vurgulayan Çilingir, Mustafa Kemal’in Samsuna çıkar çıkmaz ilk işlerinden birinin Merkez Ordusu baş kumandanı Sakallı Nurettin Paşa ve Topal Osman’la görüşmek olduğunu söyledi. Pontos Rumlarına yönelik soykırımın bizzat bu iki soykırım suçlusu tarafından tatbik edildiğini belirten Çilingir, soykırımın arkasında ise boylu boyunca Mustafa Kemal ve yeni Türkiye Cumhuriyeti, Kemalist ideolojinin olduğunu aktardı.
Türkan Balaban Pontos’taki kültürel, sanatsal ve eğitim yaşamından bahsederek Rum Soykırımıyla birlikte aynı zamanda binlerce yıılık kültürel devamlılığın da kesintiye uğratıldığını, Türkiye’ye aydınlanma hareketlerinin mirasının aktarılmasının da önünün kesildiğini belirtti.
Panel sorular ve değerlendirmeler bölümüyle devam ederek sonlandı.