Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya, katledilişinin 51. yılında Avusturya İnnsbruck ve İsviçre Basel’de kitlesel etkinliklerle anıldı.
Partizan, yaklaşık 2 aylık yoğunlaşmış bir çalışma ile anma etkinliklerine hazırlandı. Yapılan çalışmalarda binlerce Türk-Kürt ve çeşitli milliyetlerden göçmen emekçiye ulaşıldı. Çalışmalar alanlarda anma etkinliğinin anlamı, önemi ve belirlenen hedeflerin neler olduğuna dair genişletilmiş toplantılarla start aldı. Yapılan kitlesel toplantılarda İbrahim Kaypakkaya yoldaşın tarihsel ve güncel karşılığı, nasıl ele alınması gerektiği üzerine tartışmalar yapıldı. Gerçekleşecek anmaların çalışmasına dair komite faaliyetinin önemi, en geniş kesimin bu çalışmaya seferber edilmesi ve yaygın bir kitle çalışmasının önemi üzerine duruldu. Yürütülecek faaliyetin örgütlenme bilincini geliştirmesi, doğru bir örgütlenme çizgisinin ve çalışma tarzının inşa edilmesi perspektifi benimsendi. Bu temelde emekçi göçmen halka İbrahim yoldaşı taşımanın yanında canlı bir örgütsel çalışma ile kamuoyu oluşturmanın önemi belirlenmiştir. Süreç boyunca bu yoğunlaşmanın eksilmeden devam ettiği bir faaliyet süreci örgütlenmiştir. Halkın olduğu her yer Kaypakkaya çalışmasının alanına çevrilmiştir. Yoğunlaşmış bir çalışmaya uygun bir süreç gerçekleşmiş, Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya var olan örgütsel gücün tam seferberliği ile hedef kitlesini genişleten kesimlere taşınmıştır.
18 ve 19 Mayıs günü bu çalışmaların finali olan etkinlikler oldukça kitlesel ve coşkulu bir şekilde gerçekleşmiştir.
18 Mayıs’ta İnnsbruck’ta saat 17.30’da 19 Mayıs’ta Basel’de 14.30’da etkinlikler açılış konuşması ve saygı duruşu ile başladı. İnnsbruck’ta saygı duruşundan hemen sonra Grup Umuda Tohum, Parti Marşı ve 18 Mayıs Marşını kitleyle birlikte coşkulu şekilde haykırdı. Basel’de ise 18 Mayıs Marşı Grup Vardiya’nın sunumuyla birlikte söylendi. Açılış sonrası söylenen marşlardan sonra “Önderimiz İbrahim, İbrahim Kaypakkaya” sloganları salonda yankılandı.
Marşlardan hemen sonra etkinlikler hazırlanan sinevizyon gösterimi ile devam etti. Sinevizyondan sonra İnnsbruck etkinliği Grup Umuda Tohum’un, Basel ise Grup Vardiya’nın hazırladıkları repartuvarları sunmasıyla devam etti. Oldukça coşkulu ve güzel sunumlarıyla her iki grup da beğeni topladı. İnnsbruck’ta Grup Umuda Tohum’dan sonra gece etkinliğine TKP/ML-Merkez Komitesinin gönderdiği mesajla devam edildi.
Basel’de ise sinevizyon sonrası sahneye önce Asmin-Rosa Çocuk korosu çıktı. Güzel sesleri, güzel yüzleri, en güzel heyecanlı halleriyle Asmin-Roza Çocuk Korosu sunumunu tamamlarken yerini Mavi Yol Şiir grubuna bıraktı. Mavi-Yol şiir grubu kısa ancak coşkulu sunumunda özellikle grubun küçük üyesinin Hasan Hakkı Erdoğan “Gulasor” şiirini yorumlaması kitlede büyük coşku ve heyecan yarattı. Mavi-Yol Şiir grubundan sonra TKP/ML-MK mesajına geçildi.
TKP/ML-MK mesajına geçilirken salonda “Yaşasın Partimiz TKP/ML, Halk Ordusu TİKKO, Gençlik Örgütü TMLGB” sloganları güçlü şekilde haykırıldı. MK mesajında İbrahim Kaypakkaya yoldaşın Türkiye devrim mücadelesinde en önemli tarihsel figür olduğu ve onun işkence altında erken yaşta katledilmesinin TKP/ML için nasıl bir boşluk doğurduğuna değinildi. Mustafa Suphi ve 15 yoldaşının katledilmesinden sonra TKP’yi ele geçiren revizyonizmin 50 yıllık pasifist, anayasalcı, sınıf işbirlikçi çizgisine karşı proletaryanın kızıl bayrağını dalgalandırmasının tarihsel anlamı vurgulandı. Mesajda “Partimiz çok erken bir şekilde yalnızca kurucu ve kuramcısını değil aynı zamanda siyasi önderliğini de kaybetmiştir. Attığı ideolojik-politik temel, bir tarihsel sürecin rehberi olma gücünü kazanmış ve bu tarihi sürecin yaşayan bir öğesi olma niteliğini sürdürmüştür. Devrimin sorunlarına ve örgütlenmesine dair İbrahim yoldaşta cisimleşen siyasal-ideolojik yoğunlaşma, onun kaybı ile birlikte kuşkusuz zayıflamıştır. Ancak, asla durmamış, yerinde saymamış, terk edilmemiş, yalnızlığa mahkûm kalmamıştır.” denilerek İbrahim Kaypakkaya’nın çizgisini sürdürmede kararlılığın eksilmeden devam ettiği ifade edildi. Mesajda partinin şehir alanlarında, kadın çalışmalarında, gençlikte, hapishanelerde, gerilla mücadelesinde kavgayı sürdüren, halkı örgütleme ve savaştırmaya dair yürüten yoldaşlardan selamlama iletildi. “Ölümsüzleşenlerimiz ve hala kavgayı sürdürenlerimiz, İbrahim yoldaşın tarihin bize geçtiği bir iltimas olduğunun bilincindeydi ve bilincindedir. Çünkü İbrahim yoldaş, komünist bir tutumun, halka sonsuz bir bağlılığın, sınıf mücadelesinin sorunlarına çözüm üretmeye vakfedilmiş kısacık bir ömrün, eskiyi parçalayıp atan, yeniyi inşa eden bir cüretin, düşmana sonsuz bir öfke ve kinin, devrimimizin yaşam iksiri olmanın kendisidir.” vurgusundan sonra “Partimiz faşizme, emperyalizme ve her türden gericiliğe karşı savaşma iradesini sürdürmeye, zaferi elde edene kadar bu yolda ilerlemeye kararlıdır. İbrahim yoldaşın, bizim için umut faşizm için korku olan yolunda ilerlemeye soluksuz devam edeceğiz.” denilerek mesaj sonlandı. MK mesajı kitle tarafından sık sık “Yaşasın Partimiz TKP/ML” “İbo yaşıyor TİKKO savaşıyor” “Biji Berxwedane Gerilla” “İbrahim’den mehmet’e Selam Olsun Partiye” sloganlarıyla kesilerek selamlandı.
MK mesajından sonra İnnsbruck etkinliği Pınar Aydınlar’ın sahne almasıyla devam etti. Pınar Aydınlar Kobane davasında verilen cezalara değinerek Kürt Halkının ve mücadelesinin, kazanımlarının yargılamalarla ve cezalarla sindirilemeyeceğini söyleyerek mücadeleyi yükseltme çağrısı yaptı. Pınar Aydınlar, sahne performansı ile salondaki coşkuyu arttırdı.
Basel etkinliği ise MK mesajından sonra Grup Vardiya ile devam etti. Grup Vardiya İbrahim Kaypakkaya anma etkinliğinde olmanın kendileri için onur verici olduğunu, Deniz-Mahir-İbrahim-Mazlum gibi devrimci önderleri sahiplenmenin önemine değindi. Vardiya marşlar, türküler ile gecenin politik anlamını pekiştirdi
Verilen kısa aralardan sonra etkinlikler devam etti. İnnsburck etkinliği aradan sonra Grup Vardiya’nın, Basel ise Pınar Aydınların sunumu ile devam etti.
Daha sonra 2022 Aralık ayında kuruluşunu Marksizm-Leninizm-Maoizm’in ilkelerine bağlılık temelinde ilan eden Enternasyonal Komünist Birliğin mesajı anma etkinliğinde okundu. Mesajda EKB’nin, Enternasyonal proletaryanın ideolojisi olan Maoizmin, revizyonizmle mücadele etmek ve Dünya Proleter Devrimini ilerletmek amacıyla birleştirici bir ilke olarak benimsenerek kurulduğu belirtildi. EKB mesajı uluslararası duruma ve yoğun çelişkilerin yeni bir devrim dalgasını ve devrimci durumu işaret ettiğine değindi. Siyasal durumun Kaypakkaya’nın işaret ettiği yol için son derece elverişli olduğu vurgulandı. EKB mesajı İbrahim’in Kürt meselesi, Revizyonizmle mücadele, gericiliğe ve faşizme karşı silahla mücadele hattının önemine işaret etti. Seçim oyunu ve yaşanan seçim maskaralığına karşı TKP/ML’nin İbrahim’in çizdiği Halk Savaşı ve Yeni Demokratik Devrim yolunda ısrarı selamlandı. Mesaj “Kaypakkaya, Türkiye’de şanlı ve yenilmez Halk Savaşını başlatan tarihi adımın sorumluluğunu üstlendi. Peru, Hindistan ve Filipinler’deki Halk Savaşlarıyla birlikte enternasyonal proletaryanın yolunu aydınlatan bu adımın bedelini kendi yaşamıyla ödedi.” denilerek sonlandı. EKB mesajı “yaşasın proletarya enternasyonalizmi” sloganlarıyla selamlandı.
İki etkinliğin finalinde ise Grup Bajar sahne aldı. Bajar Kürtçe, Türkçe halk ezgileri repertuvarıyla ve etkili sunumuyla anma etkinliğinin hem ritmini hem de coşkusunu arttırdı.
Anma etkinliklerine çok sayıda devrimci örgütün selamlaması ulaştı. İnnsburck’ta MLKP, MKP, KOMintern, Çağrı ve Der Vorbote anma etkinliğini selamlayan, İbrahim yoldaşın tarihseel ve güncel önemine değinn mesajlar verildi. Basel’de yine MKP, TKİP, MLKP, Devrimci Karargâh, Halk Cephesi, Devrimci Duruş, Öncü Partizan, Yeni Komünizm Kolektifi, Kürdistan Komünist Partisi, Alman Roter Bund dayanışma ve selamlama mesajlarını ilettiler.