CIA, akıllı telefonlar ve televizyonlar üzerinden ortam dinleme yapıyor.

WikiLeaks, ABD Merkezi Haber Alma Teşkilatı’na (CIA) yönelik en büyük ifşasına başladığını duyurdu. Kurum ile ilgili olan 8 bin 761 belgeyi yayımladı.
“Vault 7” takma ismi verilen belgelerde, CIA’in geliştirdiği yazılımlarla akıllı telefonlar, bilgisayarlar ve internete bağlanan televizyonlara nasıl sızdığının yer aldığı öne sürülüyor.
WikiLeaks’in CIA iddiaları
*Weeping Angel (Ağlayan Melek) takma adı verilen sistemde Samsung’un F8000 model akıllı televizyonuna sızılabiliyor. Kullanıcılar bir şekilde televizyonlarının kapandığına ikna ediliyor, bir kere sızıldıktan sonra televizyonlar aracılığı ile ses kaydedilebildiği gibi görüntü de alınabiliyor.
*Samsung, HTC ve Sony marka cihazlara sızılabiliyor.
*CIA’in iPhone ve iPad üzerine çalışan özel bir birimi var. Bu birim, kurumun hedefin konumuna, telefonunun kamerasına, mikrofonuna ve yazışmalarına girmesini sağlıyor.
*Araçların bilgisayar sistemlerine girmenin yolları aranıyor. WikiLeaks bunun suikastler için kullanılabileceğini iddia ediyor.
*Popüler virüs koruyucu ürünlere yönelik saldırılar geliştirildi.
*Rusya ve başka yerlerde geliştirilen kötü yazılımların çalınması için hack teknikleri kütüphanesi oluşturuldu.
Ayrıca CIA‘in akıllı televizyonlara sızmak için İngiliz İstihbarat Servisi’yle çalıştığı belirtildi.
CIA Sözcüsü ise belgelerde yer alan bilgilerin doğruluğuna yönelik bir yorum yapmadı.
İngiltere’de elektronik dinleme ve izlemeden sorumlu istihbarat kurumu GCHQ konuyla ilgili açıklama yapmaktan kaçınırken, İngiltere İçişleri Bakanlığı da herhangi bir yorum yapmadı.
Amerikan New York Times gazetesi ise belgelerin orijinal olup olmadıpını henüz tespit edemediğini açıkladı.
Snowden: Belgeler gerçek görünüyor
Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu’nun (NSA) sırlarını ifşa eden eski istihbarat görevlisi Edward Snowden ise Twitter’dan yaptığı duyuruda hala belgeler üzerinde çalıştığını ancak program ve ofis isimleri ile şifreleme sistemlerinin belgelerin gerçek olduğuna yönelik bir işaret olduğunu söyledi.